(Tevrat, Genesis 1)(26)
Elohim, “İnsanı kendi suretimizde, kendimize benzer yaratalım” dedi.
(Tevrat, Genesis 3)(1-5)
Tanrı’nın yarattığı yabanıl hayvanların en kurnazı yılandı. Yılan kadına, “Tanrı gerçekten, ‘Bahçedeki ağaçların hiçbirinin meyvesini yemeyin’ dedi mi?” diye sordu. Kadın, “Bahçedeki ağaçların meyvelerinden yiyebiliriz” diye yanıtladı, “Ama Tanrı, ‘Bahçenin ortasındaki ağacın meyvesini yemeyin, ona dokunmayın; yoksa ölürsünüz’ dedi.” Yılan, “Kesinlikle ölmezsiniz” dedi, “Çünkü Tanrı biliyor ki, o ağacın meyvesini yediğinizde gözleriniz açılacak, bilgelik kazanıp Tanrı gibi olacaksınız.”
(Tevrat, Genesis 6)(1-4)
Yeryüzünde insanlar çoğalmaya başladı, kızlar doğdu. Tanrının oğulları insan kızlarının güzelliğini görünce beğendikleriyle evlendiler. Tanrı oğullarının insan kızlarıyla evlenip çocuk sahibi oldukları günlerde ve daha sonra yeryüzünde Nefiller vardı. Bunlar eski çağ kahramanları, ünlü kişilerdi.
(Tevrat, Genesis 7)(1)
Tanrı, “Bak, seni Firavun’a karşı Tanrı gibi yaptım. Ağabeyin Harun senin peygamberin olacak.” dedi
(Tevrat, Genesis 31)(24-30)
Böylece Yakup arkada yalnız kaldı. Bir adam gün ağarıncaya kadar onunla güreşti. Yakup’u yenemeyeceğini anlayınca, onun uyluk kemiğinin başına çarptı. Öyle ki, güreşirken Yakup’un uyluk kemiği çıktı. Adam, “Bırak beni, gün ağarıyor” dedi. Yakup, “Beni kutsamadıkça seni bırakmam” diye yanıt verdi. Adam, “Adın ne?” diye sordu. “Yakup.” Adam, “Artık sana Yakup değil, İsrail denecek” dedi, “Çünkü Tanrı’yla, insanlarla güreşip yendin.” Yakup oraya peniel adını verdi.