MÜMTAZ : Peki bu akımların peşinden gidenleri adeta mankurtlaşmasının sebepleri nedir ?
Örneğin bahailik. Nedir bahailik kısaca bahsedelim. Bâb lâkabıyla tanınan Mirza Ali Muhammed 1844 yılı Mayıs ayında insanlığa yeni bir haber getirdiğini bildirip, Bâbilik mezhebini kurar. Bâb’ın ölümüyle bâb’ın yakınlarından olduğunu ileri süren Mirza Hüseyin Ali, Bâb tarafından haber verilen ve zuhur edeceği bildirilen kişinin kendisi olduğunu açıklayıp, bu mezhebi Bahâilik adıyla yeniden faaliyete geçirir. (Gülerek) Bu hareketin genel merkezi İsrâil’in Hayfa kentidir.
Allah’ın kendisine hulûl ettiğini yani amiyane tabirle içine girdiğini ve her şeyi kendisine vahyettiğini iddia eder. Kendisinin gaybı bildiğini söyler ve vuku bulacak bir takım haberler verir. Detaylarına bakıldığından kökeninin batınilik ve hurufilik olduğu görülür. Bakın görselde vermiş olduğum semboller bahailik dinine aittir. Ne enteresandır ki islamiyetle uzaktan yakından ilgisi olmayan ama pagan ve ezoterik innaçlarda sıklıkla görülen pentagram işareti bu dinin asıl sembolüdür.
Devam edip bir de kısaca kadıyaniliğe göz atalım. Kurucusu tam bir ingiliz aşığı olan Kadyanlı Mirza Gülam Ahmed‘tir. Tüm dinleri birleştirme misyonu olduğunu düşünen Gülam Ahmed kendisini mehdi, nebi, resul, mesih hatta krişna ilan etmiştir. Sapkınlığa düşmesine sebep olan şey duyduğu sesler olduğunu anlamaktayız. Bu ses hakkındaki görüşleri şöyledir:
“Kulağıma değen sözlerin rahmânî olduğundan asla şüphe etmiyorum… çünkü, şeytan benimle alay etse, içimdeki fenalıklar dile gelse, mutlaka farkederdim…bazen o sözleri uzaktan iştiyordum, bazen da o sözler bizzat benim ağzımdan çıkıyor; fakat söyleyen ben olmuyorum…o kadar ki, bazan hiç bilmediğim lisanlarda bile konuşuyorum…alelâde bir ruhun veya ruhların bana hulûl ettiğine (içime girdiğine) inanmıyorum…bu iş pek başka bir iş!.. fakat ne sûretle başka?.. başkalığını seziyorum ya!.. bu kadarı bana ve bana bağlı olanlara yeterli!..”
Keramet olduğu düşünülen bazı haller de ortaya çıkmıştır…Örneğin binlerce kişi gördükleri rüyalar ile semâvi(!) işaret alarak kendisine bağlanmıştır.
Bu tıpkı fetönün ve peşinden gidenlerin gittiği yoldur. Konuşmalarını dinlediğinizde Fethullah Gülen’in de yaptıklarını direkt Allah’tan aldığı talimatlar ile yaptığını düşündüğünü görürsünüz. Kendisini Hz. Muhammed’den (s.a.v.) bile üstün görmektedir.
Tıpkı Gulam Ahmed gibi Fethulla Gülen’in peşinden giden avaneleri de yaşadıkları bazı sıradışı halleri ve gördükleri bazı rüyaları keramet zannederek bu aptalların peşinden gitmektedirler. Bizim için asıl olan soru şu.
Bu olağanüstülükler rüyalar vesaireler nasıl ve neden ortaya çıkmaktadır ?
Sorumuzun cevabını uzun bir turun neticesinde alacağız. Şimdi konu üzerinden kısaca bir de yahudilikte olan bitene bakalım.